Tiran Yunus Emre Enstitüsünün kültür-sanat faaliyetleri çerçevesinde düzenli olarak her ay gerçekleştirdiği “Yunus Emre Söyleşileri”nin bu ay konuğu Arnavutluk Cumhuriyeti Kültür Bakanı Yardımcısı Valbona Shujaku oldu.

23 Ekim Salı günü Tiran Yunus Emre Enstitüsü Konferans Salonu’nda dördüncüsü gerçekleştirilen söyleşi; siyasetçiler, STK üyeleri, akademisyenler, medya mensupları ve öğrencilerin katılımlarıyla gerçekleştirildi.

Tiran Yunus Emre Enstitüsü Müdürü Ömer Osman Demirbaş açış konuşmasında söyleşiye katılım gösteren davetlilere ve söyleşinin konuğu olan Bakanı Yardımcısı Valbona Shujaku’ya söyleşi davetini kabul ettiği için teşekkür etti. Yunus Emre Söyleşileri’ne gösterilen yoğun ilgiden dolayı mutluluğunu ifade ederek sözü Sayın Shujaku’ya bıraktı.

“Türkçe öğrenmenin üç avantajı var; zengin Türk kültürünü öğrenmek, Türk tarihinden/ortak geçmişimizden yararlanmak ve istihdam sağlamak.”

Türkiye izlenimlerini paylaşmak üzere gerçekleştirilen söyleşide Bakan Yardımcısı Shujaku; Türkiye’de gezdiği, gördüğü yerlerden ve tattığı lezzetlerden bahsetti. Shujaku, Ankara Arkeoleji Müzesi’nden çok etkilendiğini belirterek, “dünyanın en güzel müzesi” ifadesini kullandı.

Shujaku ayrıca, İstanbul’un insana farklı bir enerji kattığını ve çok canlı bir şehir olduğunu söyledi. Türkiye’nin zengin bir kültür, dil, coğrafyaya sahip olduğunu ve Türk insanının bunu koruyacak güce muktedir olduğunu ifade etti. Türkçe bilmenin veya öğrenmenin avantajlarından bahsederek davetlilere özellikle öğrencilere Türkçe öğrenmelerini tavsiye etti. “Türkçe öğrenmenin üç avantajı var; zengin Türk kültürünü öğrenmek, Türk tarihinden/ortak geçmişimizden yararlanmak ve istihdam sağlamak.” diye konuştu.

Türkiye’ye gitmeden önce biraz Türkçe bildiğini söyleyen Shujaku, sözlerini Türkiye’de kendisinin Karadenizlilere benzetildiğini ve bundan mutlu olduğunu ifade ederek noktaladı.

Keyifli bir sohbet edasında geçen söyleşi Enstitü Müdürü Demirbaş’ın, Bakan Yardımcısı Shujaku’ya hediye takdiminin ardından sona erdi.